
37. İstanbul Film Festivali‘nin Antidepresan bölümde gösterilen Domuz – Pig, Berlin’de En İyi Film için yarışan bir kara komedi. Bu film ile tanıştığım İranlı yönetmen Mani Haghighi‘den cinayet sosunda sosyal medya ve ego üzerine eleştirileri ile kahkahalar attıran bir komedi.
İran’da siyasi görüşünden bağımsız bir şekilde yönetmenler öldürülmeye başlamıştır. Kafaları kesik bir şekilde bulunan 3 yönetmen haberleri ile kara listeye alınmış ve film çekemeyen yönetmen Hasan Kasmai ile tanışıyoruz. Haberleri çok takmıyor görünüyor, kara listede olduğu için reklam çekerek hayatına devam ediyor. Asi ve takıntılı kişiliği ile hem favori oyuncusu hem de aşığı Shiva’nın başka yönetmen ile çalışmasını engellemek onun için daha önemli. Giydiği rock grup t-shirtleri ve çocuksu kaprisli kişiliği ile seyirciyi hızlıca yakalıyor.
Domuz – Pig: Katil Olmak mı, Katıl Sanılmak Mı Daha Kötü?
Hasan Majuni‘nin oynadığı yönetmenin ölüm korkusundan çok önemsiz olma korkusu ile yaptığı savaş giderek çığrından çıkıyor. Katil peşine düşecek diye değil, düşmeyecek diye korkuyor Hasan. Yoksa unutuldu mu? Artık önemi kalmadı mı? Bir yandan da Shiva’nın da çalışmasını engellemeye çalışıyor, hem sevgili kıskançlığı var içinde hem de onun kariyerine devam etmesini sindirememe. Kenara atılmışlık korkusu cinayetler ilerledikçe ve Hasan sosyal medya lincine uğrayınca daha da içinden çıkılamaz bir hal alıyor. Onu her yerde takip eden çılgın hayranı, sosyal medyaya düşen her haberin yarattığı deprem derken sevilmeyi ve ilgi görmeyi beğeni ve yorum sayısına indirgeyen toplumun portresindeki hatalar, cinayetin önüne geçiyor.
Shiva’yı A Separation ile tanıdığımız güzel Leila Hatami oynuyor. Hasan ile beraber hayran hayran bakmak için harika bir seçim. Gelin görün ki filmin yıldızı ne Hasan ne de Shiva, Hasan’ın annesi Jeyran. Mina Jafarzadeh’in oynadığı bozuk Türkçe’li anne oğlunu hem katilden hem de kendisinden korumak için sınır tanımıyor. Bunda ilaçlarını almıyor olmasının da etkisi büyük. Sahne çalmak nedir konulu ders gibi bir performans Jafarzadeh’inki.
Ne kadar komedi olsa da Haghighi, cinayetlerin yarattığı gerilimin filmin her yanına sinmesini sağlamış. Bir sonraki anda neyin geleceği belli olmayınca da saçma anlar daha da eğlenceli bir hal alıyor. Film boyunca Hasan’ın absürtlükleri ve nasıl neden anlaşılamayan sorgu süreçleri derken keyifli vakit geçirtiyor.